.

19 Ekim 2013 Cumartesi
18 Ekim 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar.Ve Nice Bayramlara.

"Sen öğüt verip hatırlat.
Çünkü hatırlatmak,mü'minlere fayda verir."
(Zariyat/55)
Allah'a emanet olun.
17 Ekim 2013 Perşembe
14 Ekim 2013 Pazartesi
Huzur Nerde

"İhlâs ile yapılan bir dirhem amel, ihlâssız batmanlarla yapılan
amellere tercih edilir
Bediüzzaman Said Nursî rh.a.
(El Fatiha.
http://semerkanddergisi.com/huzur-nerede/
Hayırlı, huzurlu,sağlıklı bayramlar herkese.
Allah'a emanet olun.
10 Ekim 2013 Perşembe
5 Ekim 2013 Cumartesi
Hayırlı Günler

Rabbinizden size erişecek bir bağışlanmayı ve Cenneti kazanmak için yarışın ki, o Cennetin genişliği gökler ve yer kadardır ve takvâ sahipleri için hazırlanmıştır.Âl-i İmran (133
O takvâ ,sahipleri bollukta ve darlıkta bağışta bulunanlar, öfkelerini yutanlar ve insanların kusurlarını affedenlerdir.Allah da iyilik yapanları sever.Âli-i İmran (134
Allah'a emanet olun
4 Ekim 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
2 Ekim 2013 Çarşamba
28 Eylül 2013 Cumartesi
27 Eylül 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
20 Eylül 2013 Cuma
17 Eylül 2013 Salı
15 Eylül 2013 Pazar
7 Eylül 2013 Cumartesi
6 Eylül 2013 Cuma
3 Eylül 2013 Salı
31 Ağustos 2013 Cumartesi
30 Ağustos 2013 Cuma
29 Ağustos 2013 Perşembe
Evdeki Hesap

– Alacağım şeyler için bir hesap yapmıştım. Ama evde yapığım hesap çarşıya uymadı. Ya bir de dünyada yaptığım hesabım ahirete uymazsa halim nice olur diye düşündüm. Ağlamam bundandır.(Alıntı)
Hayırlı günler.
23 Ağustos 2013 Cuma
Birleşmek başlangıçtır,birliği sürdürmek;gelişmedir,birlikte çalışmak başarıdır.
20 Ağustos 2013 Salı
16 Ağustos 2013 Cuma
Ücret için kulluk etmem

Ben Allah'a, cennet nimetlerine ulaşayım diyede kulluk yapmam. Böyle olursa, efendisine ücretli iş yapan hizmetçi gibi olurum. Ben yüce Rabbime ancak O,nu sevdiğim ve O,na kavuşmak isteğim için ibadet ederim." buyurdu. ( Mekki,kutü'l- Kulub,) Alıntı.
Resülullah (s.a.v ) buyurur ki:
"Allah Teâlâ şöyle buyurur: Kulumun en sevdiğim ibadeti, bana karşı samimi olmasıdır." (Ahmed b. Hanbel, Müsned).
Allah bizleri de dininde ve imanda muavffak kılsın İnşallah.
Hayırlı günler.
6 Ağustos 2013 Salı
Bu İsmi Saklı Her kimse, Doğru Söylemiş.Allah Razı Olsun.

Hayırlı Bayramlar'ınız olsun inşallah.Allah'a emanet olun.
1 Ağustos 2013 Perşembe
Merhametini Kaybeden İnsanlığını Kaybeder.
Her kim sadece dünya ile meşgul olur, dünyanın aynasını karartır da ahireti görmezse Helak olur gider.
Beyazid- i Bestâmî (r.a)
Hayırlı Günler.
Beyazid- i Bestâmî (r.a)
Hayırlı Günler.
25 Temmuz 2013 Perşembe
Hayırlı Günler.
21 Temmuz 2013 Pazar
Prof. Dr. Nevzat Tarhan Dua ve İbadet üzerine yapılan bir söyleşisinde:
Bir şeylerden korkup annesine sığınan bebeğin rahatlamasını örnek göstererek; insanın da olay ve musibetler karşısında her şeyi bilen, gücü yeten, her şeyin kontrolü ...elinde olan bir güce inandığını hissetmesi halinde huzur ve güvenin verdiği içsel hoşluğu ve esenliği yaşayacağını belirtiyor. Duanın, insana yalnız olmadığını hissettirdiğini, ümidi ayakta tuttuğunu ve bir şeyler yapabilme konusunda ilk adımı oluşturduğunu söyleyen Tarhan, “Psikolojik bütünlüğü bozulan ve kontrol duygusunu kaybetme hissi ile şiddetli sıkıntı yaşayan insan eğer zihinsel bir sığınak oluşturabilirse kaygısını azaltabilmektedir.” diyor.
Dua ve ibadetin psikolojik faydaları kadar, fizyolojik etkilerine de dikkat çeken Tarhan, şöyle devam ediyor: “Duada vücut ısısı yükselir, ürperti hissi ile uyarılma yaşanır, algı gücü keskinleşir, bilinç düzeyi ve farkındalık artar. Harvardlı Dr. Herbert Benson, ‘Handbook of Religion and Health’ isimli kitabında, inanmanın hastalıklar üzerinde yüzde 60-90 iyileştirici etkisi olduğunu aktarmıştır. Bin ikiyüz kişi üzerinde yapılan araştırma ve diğer bir çok çalışma, ‘dindar insanların daha uzun ve sağlıklı yaşadığını’ gösteriyor. Benson bu kitabında “İbadetine düşkün ve düzenli dua eden insanlar daha seyrek hasta oluyor, hastanede kalma süresini dindarlık azaltıyor. Kalp ameliyatı sonrası ölüm riski, hiçbir dini aktivitesi olmayanlara göre 14 misli daha az oluyor.” tespitlerini yapmıştır. Dr. Benson, son 30 yılını duanın insan fizyolojisi üzerindeki etkilerine adamış bir araştırmacıdır. Dua halindeki insanların beyin MR görüntülemelerinde kompleks aktivitelerin gerçekleştiğini de rapor etmektedir.”
Tıp ile inancın hiçbir zaman uyuşamayacağı yönündeki inancın sarsıldığına dikkat çeken Tarhan, “Çünkü bugün manevi yaşantıların insan beyninde birtakım kimyasalları harekete geçirdiğini ve bu kimyasalların savunma sistemini harekete geçirerek hastalığın yenilmesine katkı sağladığını biliyoruz.” demektedir.
İnanç ve güvenin iyileşme beklentisini artırdığını dile getiren Tarhan, “İyileşme beklentisinin artması, beyindeki serotonin, noradrenalin, nöropeptid gibi ruh halini düzenleyen salgıları artırıyor. Bu salgılar da çeşitli yollarla savunma sistemini kuvvetlendiriyor. Böylece organizmamız kendi kendine yardım ve tamir işlevini başlatıyor.” diyor.
Duanın, hayatın akışında gerekli ve faydalı bir his olduğunu vurgulayan Tarhan, asıl kıymetli duanın ise insanın hasta ve muhtaç olmadığında yaptığı dua olduğunu belirtmektedir. Hasta ve muhtaç iken yapılan dua ve ibadet mum ışığı ise genç ve güçlü iken yapılan dua ve ibadetin güneş değerinde anlam taşıdığını kaydeden Tarhan, “Böyle bir insanın duası hayranlık ve saygı uyandırmalıdır. Çünkü bu kişi kulluk bilinci içindedir ve gelecek zorluklara da şimdiden manevi yatırım ve hazırlığını yapıyor demektir.” diyerek görüşlerini ifade etmektedir..
Dua Çemberi'nde Buluşalım,dan alındı.
Allah'a emanet olun.
15 Temmuz 2013 Pazartesi
Hz.Âişe radyallahu anhâ demiştirki:
14 Temmuz 2013 Pazar
Sizler bir alemdiniz ;)
İyiden iyiye, hayırlı günler diliyorum herkese.
Allah'a emanet olun.
9 Temmuz 2013 Salı
Sağlıklı, Huzurlu, Hayırlı Ramazanlar diliyorum.
Beyân-ı Sıdk'tan birkaç pırlanta:
De ki Rabbim! Gireceğim yere doğrulukla girmeye, çıkacağım yerden doğrulukla çıkmaya beni muvaffak eyle!.."
Bana sonrakiler içinde bir lisân-ı sıdk (ve bir yâd-ı cemil) lûtfeyle!"
İman edenleri Rableri nezdinde kadem-i sıdk (ve hüsn-ü istikbâl) le müjdele!"
Amin..
Allah'a emanet olun.

Bana sonrakiler içinde bir lisân-ı sıdk (ve bir yâd-ı cemil) lûtfeyle!"
İman edenleri Rableri nezdinde kadem-i sıdk (ve hüsn-ü istikbâl) le müjdele!"
Amin..
Allah'a emanet olun.
7 Temmuz 2013 Pazar
6 Temmuz 2013 Cumartesi
Cömertlik, dostluğun özüdür!
"küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek ve sevilmek için çareler arayın! "
Hz. Mevlana.
Hz. Mevlana.
Hayırlı Sabahlar
5 Temmuz 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
2 Temmuz 2013 Salı
Bu butik,e bir bakın derim :)

"Çün Sefa Kıldı cihanda Mustafa Ummasın Hiç Kimse Dünyadan Vefa"
Hayırlı günler
27 Haziran 2013 Perşembe
20 Haziran 2013 Perşembe
Allah'ım!
Allah’ım!
Duymadığın hiçbir ses yoktur Sen’in.
Sen ki, dilsizlerin kalplerinden geçenleri bilirsin.
Bir yaprağın hışırtısını bile duyarsın.
Hastaların, dertlilerin, ezilmişlerin feryatlarını duy, onlara çareler ver!
Âmin!
Duymadığın hiçbir ses yoktur Sen’in.
Sen ki, dilsizlerin kalplerinden geçenleri bilirsin.
Bir yaprağın hışırtısını bile duyarsın.
Hastaların, dertlilerin, ezilmişlerin feryatlarını duy, onlara çareler ver!
Âmin!
18 Haziran 2013 Salı
15 Haziran 2013 Cumartesi
O,ndan Geldik O,na Döneceğiz
13 Haziran 2013 Perşembe
4 Haziran 2013 Salı
2 Haziran 2013 Pazar
Hayırlı Günler.
Yola çıktıklarını, yolda bulduklarına değişirsen;
Hem yolunu kaybedersin hem dostunu.
Neçip Fazıl Kısakürek.
Allah rahmet etsin..
Hem yolunu kaybedersin hem dostunu.
Neçip Fazıl Kısakürek.
Allah rahmet etsin..
31 Mayıs 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
http://www.seyrangah.tv/rizik-verme-delili.html
"Muhakkak her güçlükle beraber bir kolaylık vardır." İnşirah.
Allah'a emanet olun.
"Muhakkak her güçlükle beraber bir kolaylık vardır." İnşirah.
Allah'a emanet olun.
26 Mayıs 2013 Pazar
Şu Cadıya :) bakarmısınız

Mütevazi olan kişileri enayi yerine kaymayın...! Sesini çıkartmiyorsa bu o, nun kalitesindendir..!
:) hayırlı günler.
24 Mayıs 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
21 Mayıs 2013 Salı
17 Mayıs 2013 Cuma
Aylarınız ve cumanız mübarek olsun
Âlimlerle beraber olanın ilmi artar. Salihlerle beraber olanın, ibadete rağbeti ve günahlardan kaçma arzusu artar. Fâsıklarla [açıktan günah işleyenlerle] düşüp kalkanın günah işleme cüreti artar. Zenginlerle düşüp kalkanın dünya sevgisi artar. Fakirlerle beraber olanın şükrü artar.
Ehl-i Sünnet Büyükleri.
Ehl-i Sünnet Büyükleri.
6 Mayıs 2013 Pazartesi
Hayırlı Kandiller.

Başkalarının lafları seni üzmesin,
Çünkü güç ve kuvvet sadece Allah'ındır.
O hepsini işitiyor, hepsini biliyor.
(Yunus Suresi/65)
Allah'ım tüm gönlü kırıkların sığınağısın,
şu anda sıkıntı içinde bulunan kardeşlerimizi
"Selam, isminle
selamete çıkar.Amin..
Allah'a emanet olun.
4 Mayıs 2013 Cumartesi
Hayırlı günler
Hayırlı eş, huzurun başlangıcıdır.
Hz.Ali (r.a )
Allah evlenecek olan kardeşlerimize hayırlı eşler nasip etsin ve evli
olanlarıda bir birlerine hayırlı kılsın inşallah.
Sağlık ve huzur dolu günler diliyorum :)
Hz.Ali (r.a )
Allah evlenecek olan kardeşlerimize hayırlı eşler nasip etsin ve evli
olanlarıda bir birlerine hayırlı kılsın inşallah.
Sağlık ve huzur dolu günler diliyorum :)
3 Mayıs 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar.
Allah'ım !
Senden Hidayet, takvâ, iffet
ve gönül zenginliği diliyoruz
Âmin !
(Faruk Vural)
Allah'a emanet olun.
Senden Hidayet, takvâ, iffet
ve gönül zenginliği diliyoruz
Âmin !
(Faruk Vural)
Allah'a emanet olun.
30 Nisan 2013 Salı
28 Nisan 2013 Pazar
26 Nisan 2013 Cuma
Cumanız Mübarek olsun
20 Nisan 2013 Cumartesi
19 Nisan 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
Allah'ım !
Ey ismi deva , zikri şifa ve itaati zenginlik olan Allah'ım
Sermayesi ümit ve silahi ağlamak olan , bize merhamet eyle.
Ey nimetleri tamamlayıp yapan Allah'ım , ey zorlukları defeden !
Ey karanlıklarda dehşete kapılanların nuru !
Ey öğretilmeden bilen !
Efendimiz Hz Muhammed (s.a.v) e ve Âl-i Muhammed'e salavât eyle ya Rabbi
ve bize de , Sana yakıştığı şekilde muamele eyle Allahım
Amin...
Ey ismi deva , zikri şifa ve itaati zenginlik olan Allah'ım
Sermayesi ümit ve silahi ağlamak olan , bize merhamet eyle.
Ey nimetleri tamamlayıp yapan Allah'ım , ey zorlukları defeden !
Ey karanlıklarda dehşete kapılanların nuru !
Ey öğretilmeden bilen !
Efendimiz Hz Muhammed (s.a.v) e ve Âl-i Muhammed'e salavât eyle ya Rabbi
ve bize de , Sana yakıştığı şekilde muamele eyle Allahım
Amin...
15 Nisan 2013 Pazartesi
1 Nisan 2013 Pazartesi
İşin sonunu düşünmek
Bir adam aslandan kaçarken kuyuya düştü ,arkasından da aslan düştü :) Baktılar ki kuyuda birde ayı var. Asalan ayu ya ,"Sen ne zamandan beri burdasın ? diye sormuş ,ayı sorma demiş günlerdir burdayım, hem ,soru sorup durma da :) kurtuluş yolu arayalım açlıktan ölmek üzereyim; Aslan gel ozaman şu adamı yiyelim seni de benide doyurur demiş. Ayı peki tekrar acıkınca ne yapacağız ? doğru olan şöyle yapmak ki ,eğer bizi kuyudan kurtarmak için bir çıkış yolu bulursa ona zarar vermeyeceğimize söz vermeliyiz .Zıra onun aklı bizden çok daha iyi çalışır.Ve söz vermişler Adam da onlarıda kendısını de :) kuyudan cıkarmış ,kurtulmuşlar.Bundan hisse odur ki akıllı kişi her işinde tedbirli olmalı, bir işe geçiçi hevesi ile hemen girmeyip âkıbeti düşünmelidir.
Alıntı.
Alıntı.
23 Mart 2013 Cumartesi
1 Mart 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
Lokman aleyhisselam oğluna, "Evladım, namazı hakkıyla ifa et, iyiliği yay, kötülüğü de önlemeye çalış ve başına gelen sıkıntılara sabret!
Çünkü bunlar azim ve kararlılık gerektiren işlerdendir." (Lokman, 31/17) buyuruyor.
25 Şubat 2013 Pazartesi
Okumak istermisiniz.

Hayır, karanlık şartla...rın kilitlerine bakıp karamsarlığa kapılmayın. Allah’tan ümide tutunun ki keramet kapıları önünüze açılsın, çukurlardan ufuklara uçabilme şansınız doğsun ve göklerden gönderilen gizemli destekler yardımınıza yetişsin.
Hz. Musa (as) ile halkı, Firavun ordusuyla Kızıldeniz arasında sıkışmıştı da, İlahî Azamet denizden yollar açmıştı. Hz. Yusuf (as) çocukken atıldığı kuş konmaz, kervan göçmez çölün ortasındaki kuyuda bulunup çıkarılmıştı da, büyüyüp Mısır kralına vezir olmuştu. Siz de mi bir denizin kenarında kilitlisiniz? Sizi de mi bir kuyuya attılar?
Karamsarlığın kahrında kaybolmayın. Şefkatli Sahibinizin “Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz!” (Kur’an: 39;53) emrinin ışığına tutunun. Allah dilerse, Hz. İsmail’i (as) kesmeyen bıçak sizi de kesemez; Hz. İbrahim’i (as) yakmayan ateş sizi de yakamaz. Yeter ki güvendiğiniz, sığındığınız, ulaşmaya çırpındığınız yegâna kimse, Merhametli Mevla’nız olsun." Dr. Muhammed Bozdağ
Ne güzel yazmışlar Allah razı olsun Abimizden.
23 Şubat 2013 Cumartesi
Başka Dua Bilmezmisin..
Bir şahıs, Harem-i Şerîf’in kapısında, “Ey doğrulara yardım eden, haramlardan kaçınanları koruyan Allâh’ım!..” diyerek hep aynı duâyı okuyordu. Ona,
“Sen başka duâ bilmez misin?” dediler. O şöyle açıkladı, bu duâyı tekrar etme sebebini:
“Ben Beyt-i Şerîf’i tavâf ederken ayağıma takılan bir şeyi eğilip aldım. Bir de baktım ki, içinde bin altın bulunan bir kese. Şeytanımla îmânım mücâdeleye tutuştular. ‘Bin altın çok para, senin bütün ihtiyaçlarını karşılar” dedi şeytanım. Îmânım ise, ‘Bu haramdır, boşuna saklama; sahibini bul, teslim et!’ dedi.
Ben böyle mücâdele içinde iken, birinin sesi duyuldu:
“Burada, içinde bin altınım bulunan kesem kaybolmuştur. Kim buldu ise getirsin, ona otuz altın müjde vereyim!”
Bin haramdan otuz helâl hayırlıdır, diyerek keseyi sahibine teslim ettim. O da bana otuz altın verdi. Bunu alıp bakırcılar çarşısında gezerken, bir Arap kölenin bu paraya satıldığını görünce, hemen satın aldım. Bir müddet sonra bu kölenin yanına bir kısım Araplar gelip gizlice konuşmaya başladılar. Köleden ne konuştuklarını sordum. Saklamayıp aynen anlattı:
“Ben Mağrip sultânının oğluyum. Babam, Habeş melikiyle cenk edip savaşı kaybetti. Beni de esir alıp buralarda sattılar. Babam bunları göndermiş, elli bin altın da vermiş ki, beni satın alıp götürsünler. Sen bana çok iyilik ettin, kendi evlâdın gibi baktın. Bundan dolayı memnun kaldım. Bunlar beni satın alacaklar; sakın az altına râzı olma, elli bin altına sat beni.”
Dediği gibi oldu. Elli bin altına sattım köleyi. Bu kadar büyük sermaye ile bir kısım mallar alıp Bağdat’a gittim. Orada açtığım dükkânda mallarımı satıyordum. Bir tanıdığım gelip, ‘Meşhur bir tüccar dostum vefât etti, ay gibi güzel kızcağızı yalnız kaldı. Gel bunu sana alalım” dedi. Ben de kabul ettim. Kızın, çehiz olarak getirdiği birtakım tabakların üzerinde içi altın dolu keseler vardı. Hepsinin üzerinde de biner altın yazılı iken, birinde dokuz yüz yetmiş altın yazılı idi. Bunun sebebini sorduğumda kızcağız dedi ki:
“Babam bu keseyi Harem-i Şerif’te kaybetmiş. Bulan bir helâlzâde keseyi iâde edince, otuz altını ona müjde olarak vermiş, ondan geriye kalanlardır bu kesedeki altınlar.”
Bunun üzerine ben Allâh’a hamd ve şükürlerde bulundum; bunlar hep doğruluğun, iyiliğin bereketi, diyerek hâdiseyi kızcağıza anlattım. Sürur ve saâdetimiz daha da perçinlenmiş oldu!.. (Nevâdir-i Süheylî, Sayfa: 280-81)
Evet, enteresan bir hâdise. Doğruluk ve dürüstlüğün neticesini göstermesi bakımından verdiği mesaj oldukça mühim. Kaldı ki bu, sadece dünyadaki semeresi. Âhiretteki karşılığı ise, ebedî bir saâdet. Rabbimiz cümlemizi, îmânımızın sesine kulak vererek sadâkat ve istikametten ayırmasın. Âmîn...
sadakat.net
“Sen başka duâ bilmez misin?” dediler. O şöyle açıkladı, bu duâyı tekrar etme sebebini:
“Ben Beyt-i Şerîf’i tavâf ederken ayağıma takılan bir şeyi eğilip aldım. Bir de baktım ki, içinde bin altın bulunan bir kese. Şeytanımla îmânım mücâdeleye tutuştular. ‘Bin altın çok para, senin bütün ihtiyaçlarını karşılar” dedi şeytanım. Îmânım ise, ‘Bu haramdır, boşuna saklama; sahibini bul, teslim et!’ dedi.
Ben böyle mücâdele içinde iken, birinin sesi duyuldu:
“Burada, içinde bin altınım bulunan kesem kaybolmuştur. Kim buldu ise getirsin, ona otuz altın müjde vereyim!”
Bin haramdan otuz helâl hayırlıdır, diyerek keseyi sahibine teslim ettim. O da bana otuz altın verdi. Bunu alıp bakırcılar çarşısında gezerken, bir Arap kölenin bu paraya satıldığını görünce, hemen satın aldım. Bir müddet sonra bu kölenin yanına bir kısım Araplar gelip gizlice konuşmaya başladılar. Köleden ne konuştuklarını sordum. Saklamayıp aynen anlattı:
“Ben Mağrip sultânının oğluyum. Babam, Habeş melikiyle cenk edip savaşı kaybetti. Beni de esir alıp buralarda sattılar. Babam bunları göndermiş, elli bin altın da vermiş ki, beni satın alıp götürsünler. Sen bana çok iyilik ettin, kendi evlâdın gibi baktın. Bundan dolayı memnun kaldım. Bunlar beni satın alacaklar; sakın az altına râzı olma, elli bin altına sat beni.”
Dediği gibi oldu. Elli bin altına sattım köleyi. Bu kadar büyük sermaye ile bir kısım mallar alıp Bağdat’a gittim. Orada açtığım dükkânda mallarımı satıyordum. Bir tanıdığım gelip, ‘Meşhur bir tüccar dostum vefât etti, ay gibi güzel kızcağızı yalnız kaldı. Gel bunu sana alalım” dedi. Ben de kabul ettim. Kızın, çehiz olarak getirdiği birtakım tabakların üzerinde içi altın dolu keseler vardı. Hepsinin üzerinde de biner altın yazılı iken, birinde dokuz yüz yetmiş altın yazılı idi. Bunun sebebini sorduğumda kızcağız dedi ki:
“Babam bu keseyi Harem-i Şerif’te kaybetmiş. Bulan bir helâlzâde keseyi iâde edince, otuz altını ona müjde olarak vermiş, ondan geriye kalanlardır bu kesedeki altınlar.”
Bunun üzerine ben Allâh’a hamd ve şükürlerde bulundum; bunlar hep doğruluğun, iyiliğin bereketi, diyerek hâdiseyi kızcağıza anlattım. Sürur ve saâdetimiz daha da perçinlenmiş oldu!.. (Nevâdir-i Süheylî, Sayfa: 280-81)
Evet, enteresan bir hâdise. Doğruluk ve dürüstlüğün neticesini göstermesi bakımından verdiği mesaj oldukça mühim. Kaldı ki bu, sadece dünyadaki semeresi. Âhiretteki karşılığı ise, ebedî bir saâdet. Rabbimiz cümlemizi, îmânımızın sesine kulak vererek sadâkat ve istikametten ayırmasın. Âmîn...
sadakat.net
22 Şubat 2013 Cuma
Hayırlı Cumalar
Hz.Ali ( r.a ) Buyurdu
"Nefsi herkesinkinden daha bozuk olmasına rağmen kendisini ıslaha çalişmayıp başkalarını ıslaha kalkışan, durmadan başkalarıyla meşgul olan kimseye şaşarım."
17 Şubat 2013 Pazar
8 Şubat 2013 Cuma
4 Şubat 2013 Pazartesi
28 Ocak 2013 Pazartesi
26 Ocak 2013 Cumartesi
Bağırmamiştur...
Dilbilgisi dersiydi. Ögretmen çocuklara soru sordu. Çocuklar,
bağirmadim, bağirmadin, bağirmadi deyince ne anlarsiniz?
Ögretmen çok parmak beklerken kimse parmak kaldirmadi .
Neden sonra temel parmak kaldirdi .Telaşa gerek yoktur, kimse bağırmamiştur. :)
25 Ocak 2013 Cuma
Cumanız Mübarek Olsun..
23 Ocak 2013 Çarşamba
Mevlid Kandili'nız mubarek olsun.
Hesabi nefsine soranlar hatrına !
Emaneti yoluna verenler hatrına !
"Seni "sevdiren söz hatrına !
Kabe de ağlayan göz hatrına !
Muhammed (s.a.v) kokulu Gül hatrına !
Bu gün " Sana " edilen dualar hatrına !
bizleri affet Allahım.15 Ocak 2013 Salı
Siz Nasıl Davranırsınız ?
ÖFKELENİNCE NEDEN BAĞIRIRIZ ?
Hintli bir ermiş öğrencileri ile gezinirken Ganj nehri kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Öğrencilerine dönüp insanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar? diye sormuş. Öğrencilerden biri çünkü sükûnetimizi kaybederiz deyince ermiş ama öfkelendiğimiz insan yanı başımızdayken neden bağırırız?
O kişiye söylemek istediklerimizi daha alçak bir ses tonu ile de aktarabilecekken niye bağırırız? diye tekrar sormuş.
Öğrencilerden ses çıkmayınca anlatmaya başlamış; İki insan birbirine öfkelendiği zaman, kalpleri birbirinden uzaklaşır.
Bu uzak mesafeden birbirlerinin kalplerine seslerini duyurabilmek için bağırmak zorunda kalırlar. Ne kadar çok öfkelenirlerse, arada açılan mesafeyi kapatabilmek için o kadar çok bağırmaları gerekir.
Peki, iki insan birbirini sevdiğinde ne olur? Birbirlerine bağırmak yerine sakince konuşurlar, çünkü kalpleri birbirine yakındır, arada mesafe ya yoktur ya da çok azdır. Peki, iki insan birbirini daha da fazla severse ne olur? Artık konuşmazlar, sadece fısıldaşırlar çünkü kalpleri birbirlerine daha da yakınlaşmıştır. Artık bir süre sonra konuşmalarına bile gerek kalmaz, sadece birbirlerine bakmaları yeterli olur.
İşte birbirini gerçek anlamda seven iki insanın yakınlığı böyle bir şey.. Daha sonra ermiş, öğrencilerine bakarak şöyle devam etmiş; Bu nedenle tartıştığınız zaman kalplerinizin arasına mesafe girmesine izin vermeyin.
Aranıza mesafe koyacak sözcüklerden uzak durun. Aksi takdirde mesafenin arttığı öyle bir gün gelir ki, geriye dönüp birbirinize yakınlaşacak yolu bulamayabilirsiniz. Haberiniz ola.
Alıntı.
Hintli bir ermiş öğrencileri ile gezinirken Ganj nehri kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Öğrencilerine dönüp insanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar? diye sormuş. Öğrencilerden biri çünkü sükûnetimizi kaybederiz deyince ermiş ama öfkelendiğimiz insan yanı başımızdayken neden bağırırız?
O kişiye söylemek istediklerimizi daha alçak bir ses tonu ile de aktarabilecekken niye bağırırız? diye tekrar sormuş.
Öğrencilerden ses çıkmayınca anlatmaya başlamış; İki insan birbirine öfkelendiği zaman, kalpleri birbirinden uzaklaşır.
Bu uzak mesafeden birbirlerinin kalplerine seslerini duyurabilmek için bağırmak zorunda kalırlar. Ne kadar çok öfkelenirlerse, arada açılan mesafeyi kapatabilmek için o kadar çok bağırmaları gerekir.
Peki, iki insan birbirini sevdiğinde ne olur? Birbirlerine bağırmak yerine sakince konuşurlar, çünkü kalpleri birbirine yakındır, arada mesafe ya yoktur ya da çok azdır. Peki, iki insan birbirini daha da fazla severse ne olur? Artık konuşmazlar, sadece fısıldaşırlar çünkü kalpleri birbirlerine daha da yakınlaşmıştır. Artık bir süre sonra konuşmalarına bile gerek kalmaz, sadece birbirlerine bakmaları yeterli olur.
İşte birbirini gerçek anlamda seven iki insanın yakınlığı böyle bir şey.. Daha sonra ermiş, öğrencilerine bakarak şöyle devam etmiş; Bu nedenle tartıştığınız zaman kalplerinizin arasına mesafe girmesine izin vermeyin.
Aranıza mesafe koyacak sözcüklerden uzak durun. Aksi takdirde mesafenin arttığı öyle bir gün gelir ki, geriye dönüp birbirinize yakınlaşacak yolu bulamayabilirsiniz. Haberiniz ola.
Alıntı.
12 Ocak 2013 Cumartesi
11 Ocak 2013 Cuma
HAYIRLI CUMALAR
Şu dört özelliği taşıyan Allah' ın iyi kullarındandır.
Tövbe edene sevinen, günahkarın bağışlanmasını dileyen,
kötüye ( ıslahı için ) dua eden, iyiye yardımda bulunan.
( Hz.Ebu Bekir )
Tövbe edene sevinen, günahkarın bağışlanmasını dileyen,
kötüye ( ıslahı için ) dua eden, iyiye yardımda bulunan.
( Hz.Ebu Bekir )
5 Ocak 2013 Cumartesi
1 Ocak 2013 Salı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)